Ağzımızı saran tatlar, kapıdan taşan kokular, içeriden gelen kızartma sesi, en sevdiğimiz reçelin kâsede parıldayan rengi, çıtır çıtır bir börek, lezzetlerin iç içe geçtiği sofralar… Yemek, tüm duyul
Ülkesiz insanlar, ülkesizliklerinin içlerinde yarattığı boşluğa hep bir tutku mu yerleştirmek zorundalar?Hepimiz bir yere mi ait olmak zorundayız? Bir tutkuya?
Ülkesizliğin ülkesinin sınırları hep n
En çok birbirimizin hikâyelerini bilmemek çözülmez hale getiriyor “çilemizi”. Her gün ilmek ilmek çözülüyoruz biz. Bizi söküyorlar durmadan.Hikâyelerimizi söküp söküp dolaşık bir yün çilesi gibi önüm
İnsanlar yeterince haksızlığa uğradığında, yeterince dövüldüğünde çocuklar, insanlığa saldırırlar. Acı, adaletsizlik ve vicdansızlıkla yeterince hırpalandığında, kendi kendini imha eden bir organizma